29 Kasım 2009 Pazar

Peçeteden Gül...


Bir rüzgar geldi eskiden kalma ama hiç farkedilmemiş bir rüzgar.daha önce geçmiş yakınlarımdan esip öylece geçmiş. vakit erkenmiş veya geçmiş bir sohbet için soluksuz.


rüzgar yine gelmiş günlerden bir gün. gelirken değişik bir koku getirmiş yanında sanki peçeteden bir gül gibi. görerek koklanan bir koku sunmuş elleriyle.


alıp tadına bakmak istemiş yabancı. yabancı çünkü kendine yabancıymış önce. aramak ve söylemek istemiş ne çok şey ya, korkmuş kötü cadının büyüsünden susmuş.


rüzgara bırakmış, o zamanını ayarladığı gibi ayarlarmış nasıl olsa. bir de keşkelerde kalmanın korkusu da sarmış ya geceyi, rüzgar keşkeleri alıp götürmüş.ama belkileri bırakmış rüzgar,umudu da bırakmış.


esinti tüyler ürpertir cinstendi yine. kaygı yok içinde olduğu haliyle burada duruyo, kapımı vurup duran ne?Korkuma bir isim gerek ya koymaya korkuyorum adını da. ne çok korku var oysa güzeldi herşey. güzel olunca en çok da güzele sarıyor korku. sen şimdi gitme biraz daha kal bulunduğun yerde belki değişir yönü rüzgarının daha içe daha derine belki. belki dar gelir sana da bir gün bulunduğun yer ya içim sabırsız.


ne çok yazasım var bir bilsen ne çok doğmak istiyor parmaklarımdan kelimeler. izin versem yazsam istediğim gibi yine korku sarıyor işte. ya ? diyorum susuyorum. belki diyorum ardından sus pus oluyor içim. sonra bir ya? daha geliyor aniden. içimde gel gitler içimde kocaman bir deniz içimde bir koşturmaca ve sen yakamoz..


ama sen yakamoz olmasaysın dur dur. gelişin aya ve yıldızlara bağlı olmasın. bende deniz olmak isemiyorum bu kez. cisimden ve şekilden uzak sadece ruh olmak var içimde. çünkü beden ölür ya birgün ruh devam eder sonsuza. sonsuz olsun istiyorum içimde yerin. ruh ol sen ruhuma arkadaş ruhuma sırdaş ruhuma yoldaş ol.çok ol sen ruhum ol ya da istersen...


yola çıkmak istedi canım birden yine aynı korku işte ben varken içinde mümkün mü olmaması. sen silersin oysa peçeten bir gülle akan gözyaşlarımı. gördün mü gözlerimde hüznü yoksa sadece neşe mi vardı yanında. gülümseyişinde efkar vardı senin bir tebessümün ardına saklanmış sırlarını da gördüm. ama korktum söylemeye kendimden korktum. sırrına erdiğimi anlarsan eğer sırra kadem basarsın diye.


bak susamıyor işte parmaklarım. yazdıkça yazası geliyor.içimde bir garip ya neyse. neyselerde bırakmak olmaz ya ona da neyse.


bir şiir yazasım var sana. çook şiir olur diye kaçıyor içimdeki çocuk. bir şiir yazasım var sana içindeki duyguları anlatamaz diye korkuyor kadın.


bir soğuk yağmur damlasıyla başlayan gün nasıl böyle sıcak bitti?




3 yorum:

sufi dedi ki...

Keşkeleri alıp götüren rüzgar keşke keşkelerini ve korkularını da alıp götürseydi de UMUT kalsaydı senin yerinde yanında...

Çağdaş Yılmaz dedi ki...

çok bir yazı ve çok güzel bir blog...

Turuncu Bir Dünya dedi ki...

yanımda kalsaydı umut onu da tüketirdi derdim...iyi oldu gidişi başkasında güvende olur umut..

Teşekkür ederim..