13 Ocak 2010 Çarşamba

Sanat!!!

Facebookta sanatta delirmek diye bir grup açmışlar. Kafası hangi durumdaydı bilmiyorum ama bir arkadaşım bana davet göndermiş gel bu gruba katıl diye. Peki dedim. Ama bir yazı yazmanı istiyorum oraya dedi. Peki dedim. Peki demekten nefret ederim ve itiraf ediyorum eğer peki diyorsam birine o anda onunla uğraşmak istemediğim için:)
Oraya yazdıktan sonra birde bloguma eklemek istedim kısa yazımı. belki uzatırım niyetiyle..

"delirmenin eşiğindeyim şimdi, kendimi bıraksam feda etsem sanat olur mu adı. hangi çılgınlık çıkar benim postmodern çığlıklarımdan, hangi öykü yokuluşumun var oluşlara hediyesi olur sanat adına. çıldırmanın eşiğindeyim şimdi,kendimi bıraksam feda etsem senin uğruna adına sanat mı derler, veya bir çılgınlık yapıp bir pi......ç getirsem dünyaya da adını sanat mı koysam... deli miyim divane miyim neyim bilemedim..."

bak bana!iyice bak gözlerini açabildiğin kadar aç öyle bak. görüyor musun gözlerimin rengini. gözlerimi balla karışan boka boyamış yaratan. bak bana!çok aç gözlerini öyle bak. saçlarımın rengi sokak pisliklerini süpürmekten eskimiş bir süpürgenin renginde uçları çatallı.
bana bak! gerekirse kırpma gözünü.dudaklarım çürümüş vişne renginde sineklerin bile midesi bulandığı için üzerinde dolaşmadığı.

sen asil ressam hadi çiz şimdi benim resmimi.ben de görüp görebileceğin bunlardan ibaret. oysa bakabilseydin sen bana gözlerini de kapatıp, sana bal damlayan ırmakları gösterirdim gözlerimde. 10. senfoniyi duyabilirdin ve sevdiğin herşeyin tadına benzer bir tat alırdın dudaklarımdan. oysa sen bir gün böceklerin de tıpkı senin gibi kemireceği bedenimle ilgilendin sadece. Al öyleyse senin olsun istediğin. umrumda mı sanıyorsun.

kapıdan çıkıp giderken bağırdım arkasından: delirmenin eşiğindeyim şimdi. Çizdiğin resmin adı bu olsun dedim. İyi ama bu nü dedi. tamam işte dedim, delirmenin eşiğindeyim şimdi...

Hiç yorum yok: