12 Ocak 2010 Salı

Don Kişot



Sen bilmezsin Don Kişot en sevdiğim kahramandır benim. oysa kızların en sevdikleri kahraman babaları olur. Benim ki hiçte öyle değil. Benim babam kazara üzerine çok sonraları bir köpeğin pislediği bir gazete kağıdının üzerine yazılmış abuk sabuk bir hikayenin kötü karakteri. sen bunun anlamını bilir misin? resimlerinde görüyorum bazen bir gidiştir tutturmuşsun. içine yolculuğun ne kadarda uzun sürdü. oysa durmalı ve dinlenmelisin bazen.bir bardak soluk almalısın.ve devam etmelisin kendini kaybedip kaybedip bulmaya.. oyunun ne kadar da eğlenceli gözüküyor bir bilsen...
ama ben sana babamı anlatacaktım neredn çıktı şimdi bu kayboluş? benim babam rastgele bir balıkçı teknesinde yere düşecek bir balığın rastgelmesii bekleyen kedi gibidir. onun olduğu yerde balıkç da aç kalır kedilerde hiç bir şey rast gelmez.
doğuştan bir mim ile gelmiştir dünyaya.
sen benim babamı nerden tanıyorsun peki? resimlerinde görüyorum onu bazen. babamı tanıyorsan eğer ona söyler misin dünyaya getirip bıraktığı ve bir dahaumursamadığı kızı 22 yaşını dolduruyor ve onu hiç merak etmiyor. Çünkü biliyorki köpekler pisleyecek mezarıa da birgün hikayesine pislediği gibi...
Sevgiyle Kal...
Don Kişotu da öp benim için sol elinin badi parmağından..
Sahi senin badi parmağın var mı?

Hiç yorum yok: